İstanbul Tüp Mide Ameliyatı

İstanbul tüp mide ameliyatı, obezite ve aşırı kilo probleminden diyet ve egzersiz ile kurtulamayan kişilere yönelik bir prosedürdür. Cerrahi bir işlem olan bu prosedür sayesinde hem obeziteden hem obezite kaynaklı diğer sağlık risklerinden kurtulmak mümkündür.

Mide küçültme ameliyatı olarak da bilinen bu operasyon, laparoskopik cerrahi yöntem kullanılarak yapılır. Ayrıca hastaların durumlarına ve beklentilerine bağlı olarak robotik cerrahi veya açık ameliyat yöntemleri de kullanılabilir.

Bariatrik cerrahideki en yaygın yöntemlerden biri olan tüp mide ameliyatı, deneyimli doktorlar tarafından gerçekleştirilir. Doktorun deneyimi ile işlemin başarı oranı artarken, komplikasyon ve yan etki riski ise azalır.

Tüp Mide Ameliyatı Nedir?

Tüp mide ameliyatı (sleeve gastrektomi), midenin yaklaşık olarak %80’lik kısmının alınmasını hedefleyen bir cerrahi işlemdir. Mide küçültme ameliyatı olarak da isimlendirilen bu prosedürde, midenin sol bölümü alınır. Geriye ise ince bir tüp şeklindeki bölüm kalır.

Bu prosedürde, midenin giriş ve çıkışına müdahale edilmez. Dolayısıyla yemek borusu girişi ve ince bağırsak çıkışındaki riskler, bu yöntemde yoktur. Sadece midenin hacminin küçültülmesini hedefleyen bir yöntemdir.

İstanbul tüp mide ameliyatı ile mide hacmi ciddi anlamda küçülür. Böylece hastalar çok daha az gıda ile doygunluk hissine ulaşır. Bu durum, hastaların daha az kalori alması ve hızlı bir şekilde kilo vermesi anlamına gelir.

Operasyonun bir diğer önemli yararı ise mide yüzeyinden salgılanan açlık hormonunun azalmasıdır. Bu hormonla birlikte iştah da azalır. Bunun sonucunda ise kilo verememenin en önemli nedenlerinden olan insülin direnci kırılır.

İstanbul Tüp Mide Ameliyatı Kimlere Uygulanır?

Mide küçültme ameliyatı, obezite hastaları ve aşırı kilolular için geliştirilmiştir. Kilo verme konusunda son derece etkili olan bu yöntem, ancak aşağıdaki şartları sağlayan hastalara uygulanır:

·         Vücut kitle indeksi 40 ve üzerinde olan hastalar (Morbid obez)

·         Vücut kitle indeki 35 ile 39 arasında olmasına karşın obezite ile ilişkili sağlık problemi olan kişiler (Tip 2 diyabet, kalp damar hastalıkları, yüksek tansiyon vb.)

Temel olarak bu yöntem, bahsedilen iki grup için kullanılır. Ancak hastaların öncelikle diyet ve egzersiz yapması gerekir. Diyet ve egzersize rağmen kilo veremeyenler için tüp mide ameliyatı seçeneği değerlendirilir.

Söz konusu prosedür için gerekli şartları sağlayan hastaların, cerrahi işleme engel durumlarının olmaması gerekir. Cerrahi işleme veya anesteziye engel durumu olanlar için bu prosedür uygun bir seçenek olmaktan çıkar.

İstanbul Tüp Mide Ameliyatı Nasıl Yapılır?

İstanbul tüp mide ameliyatı, genel anestezi altında yapılır. Daha sonra ise laparoskopik cerrahi yöntemler uygulanır. Bu prosedürde izlenmesi gereken adımlar genel hatları ile aşağıdaki gibidir:

·         İlk olarak hastalar genel anesteziye alınır.

·         Karın bölgesine 4 veya 5 kesi açılır. Bu kesilerin birinden kamera, diğerlerinden ise tıbbi aletler mide bölgesine gönderilir.

·         Midenin sağ bölümüne ince bir tüp yerleştirilir. Tüp sayesinde tıkanıklık ve daralma gibi riskler büyük ölçüde ortadan kaldırılır.

·         Tüpün yerleştirilmesinin ardından midenin sol bölümü alınır. Geriye kalan kısım özel bir yöntemle birleştirilerek yapıştırılır.

·         Kesilen kısım vücut dışına çıkarılır.

·         Kalan bölüm için kontrol testleri yapılır ve kaçak olmadığından emin olunur. Kaçak olmadığından emin olan cerrahlar, işlemi tamamlar ve açılan kesileri kapatır.

Prosedürden sonra hastalar 2 veya 3 gün boyunca hastanede gözetim altında tutulur. Bu süreci sorunsuz olarak geçiren hastalar taburcu edilerek evlerine gönderilir.

İstanbul Tüp Mide Ameliyatı Avantajları

Obezite cerrahisi içerisinde yaygın olarak kullanılan tüp mide ameliyatı, hastalar açısından önemli avantajlara sahiptir. Yaygın olarak tercih edilmesinin temelinde de sağlamış olduğu bu avantajlar vardır. Bazı avantajları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

·         Hızlı ve etkili kilo kaybı sağlar. Doktor talimatlarına göre hareket eden, kendisine verilen diyet ve egzersizi uygulayan hastalar, ameliyattan sonraki ilk yıl içerisinde kilolarının %50’sini verir. Bazı hastalarda bu oran daha yüksek olabilir.

·         Obezite ile ilişkili olduğu bilinen tip 2 diyabet, yüksek tansiyon ve kalp damar rahatsızlıkları gibi hastalıkların belirtilerinde iyileşme sağlar.

·         Laparoskopik yöntemle yapılması, midenin giriş ve çıkışına müdahale edilmemesi nedeniyle riski, diğer yöntemlere göre düşüktür.

·         Hastaneden 2-3 gün içerisinde taburcu olunur.

·         İyileşme süresi 4-6 hafta arasındadır. Bu sürecin sonunda hastalar büyük oranda günlük yaşamlarına dönerler.

·         Mide hacmi azaldığı için çok daha az gıda ile tokluk hissine ulaşırlar. İlgili durum, kilo vermeyi kolaylaştırır.

·         Yaşam tarzı değişiklikleri, diyet ve egzersiz sonucunda kalıcı sonuçlar elde edilir. Hastaların yaşam kaliteleri belirgin olarak artar.

·         Açlık hormonu olan ghrelin üretimi azalır. Buna bağlı olarak iştah kontrolü çok daha kolay hale gelir.

·         Aşırı kilolardan kaynaklı hareket kısıtlılığı ortadan kalkar.

Tüp Mide Ameliyatı Riskleri Nelerdir?

Kendi içerisinde birçok avantajı olmasına karşın bu prosedürün bazı riskleri de vardır. Bu risklerden öne çıkanlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

·         Anastomoz kaçağı, bu prosedürün en önemli risklerindendir. Midenin bir kısmı alındıktan sonra yapılan dikişlerde sızıntı olması durumudur. Son derece risklidir ve böyle bir durumda hastanın yeniden ameliyata alınması gerekir.

·         Cerrahi işlem sırasında veya sonrasında ilgili bölgede kanama meydana gelebilir.

·         Enfeksiyon, tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi burada da önemli bir risktir.

·         Tüp ile doğru kalibrasyon yapılmadığında daralma ve tıkanıklık durumları ortaya çıkar.

·         Prosedürden hemen sonraki dönemde mide bulantısı ve kusma yaygındır.

·         Hızlı yemek sonrasında baş dönmesi, bulantı ve terleme gibi semptomlarla kendisini gösteren dumping sendromu görülebilir.

·         Hızlı kilo vermek, safra kesesinde kum ve taş oluşumu riskini yukarı çıkarır.

·         Anesteziden kaynaklı riskler vardır.

Bu riskler son derece önemlidir. Ancak deneyimli cerrahlar sayesinde bu riskler minimize edilir ve hastaların sorunsuz bir süreç yaşaması sağlanır.

Tüp Mide Ameliyatı ile Kaç Kilo Veririm?

İstanbul tüp mide ameliyatı ile hastaların mevcut kilolarının en az yarısını kaybetmesi hedeflenir. Ancak her hastanın durumu farklı olduğu için kilo verme miktarları da farklı olacaktır.

Ameliyattan sonraki ilk 6 aylık süreçte kilo kaybı son derece hızlıdır. Bu dönemde hastalar, haftalık 1-2,5 kg zayıflar. Bazı hastalarda rakam daha yüksek de olabilir.

Ameliyattan sonraki ilk 3 ayda hastalardaki kilo kaybı %20-30 arasındadır. İlk 6 aydaki kilo kaybı ise %50 oranındadır. Operasyondan sonraki ilk yılın ardından ise hastalar %60’lık bir kilo kaybı ile obeziteden büyük oranda kurtulur.

Tekrar vurgulamak gerekirse her hastadaki kilo kaybı farklı seviyede olacaktır. Ancak prosedürün başarısı için ortalama olarak hastaların 1 yılın sonunda mevcut kilolarının yarısını kaybetmesi hedeflenmektedir.

İstanbul Tüp Mide Ameliyatı İyileşme Süreci

İstanbul tüp mide ameliyatı, kapsamlı bir cerrahi işlemdir. Her ne kadar diğer obezite cerrahisi yöntemlerine göre daha az invaziv olsa da hastaların normal rutinlerine dönmesi için sabırlı olması gerekir.

Hastaların çok büyük bir kısmı 2-4 hafta içerisinde normal yaşamlarına önemli ölçüde dönerler. Ancak bu dönemde ağır kaldırmamaları ve yorucu aktivitelerden uzak durmaları gerekir. Prosedürden 4-6 hafta sonra doktor onayı ile hafif egzersizler gerçekleştirilebilir. Yorucu ve ağır egzersizlerden ise uzak durulmalıdır.

Ameliyat sonrasındaki süreç, operasyonun başarısı açısından önemlidir. Bu yüzden hastaların doktor talimatları ve tavsiyelerine göre hareket etmesi önemlidir.

Mide Küçültme Ameliyatından Sonra Mide Tekrar Genişler Mi?

İstanbul sleeve gastrektomi ile midenin yaklaşık %80’ini alınır ve vücut dışına çıkarılır. Azalan mide hacmi sayesinde hastalar çok rahat bir şekilde kilo verirler. Ancak kilo vermenin kalıcı olabilmesi için doktor talimatlarına göre hareket edilmesi gerekir.

Kalıcı sonuçlar için hastaların daha hareketli bir yaşam tarzı benimsemesi tavsiye edilir. Böylece hastalar egzersizi yaşamlarının bir parçası haline getirir ve kilo alma olasılığı büyük ölçüde ortadan kalkar.

İstanbul tüp mide ameliyatı sonrasında midenin yeniden genişleme olasılığı vardır. Diyet ve egzersize dikkat etmeyen hastaların mideleri zaman içerisinde genişler. Prosedürden sonra kaybedilen kilolar dahi bu yüzden geri alınır. Ancak bunun düşük bir risk olduğu ve doktor talimatlarına göre hareket edilmesi durumunda bu riskin tamamen ortadan kalkacağı unutulmamalıdır.

İstanbul Tüp Mide Ameliyatı Sonrasında Ağrı Olur Mu?

Her cerrahi işlemde olduğu gibi burada da ağrı olur. Ağrı şiddeti, hastalara göre değişse de genellikle hafif ve orta şiddettedir. Doktorun reçete ettiği ağır kesiciler kullanılarak bu dönem rahat geçirilebilir.

Kesilerin küçük olması ve kapalı ameliyat yönteminin kullanılması nedeniyle oluşan ağrılar kısa sürede geçer.

İstanbul Mide Küçültme Ameliyatı Sonrası İz Kalır Mı?

Prosedür için laparoskopik cerrahi yöntem benimsenir. Söz konusu yöntemde karın bölgesine 4 veya 5 adet milimetrik kesiler açılır. Açılan bu kesiler kısa sürede iyileşir ve zaman içerisinde izleri de tamamen yok olur.

Tüp Mide Ameliyatı Sonrasında Kaçak Belirtileri

Operasyondan sonra hastalara opak sıvı içerilerek kaçak kontrolü yapılır. Hastanede kalınan süreçte hastalar yakından takip edilir. Böylece olası anastomoz kaçakları tespit edilir. Fakat bazı durumlarda kaçaklar sonradan belirti vermeye başlayabilir. Bu noktadaki temel belirtiler şunlardır:

·         Sebebi olmayan yüksek ateş (38 °C üzeri)

·         Giderek artan karın ağrısı

Buradaki belirtilerin fark edilmesi durumunda hastaların zaman kaybetmeden doktorları ile iletişime geçmesi gerekir.

Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi) Sonrası Beslenme

Hastalar açısından sleeve gastrektomi sonrasındaki en zorlayıcı konu, beslenmedir. Hasta sağlığı ve prosedürün başarısı açısından bu dönemdeki beslenmeye özel bir önem verilmeli, doktorun belirlediği diyete uyulmalıdır.

Ameliyattan hemen sonraki ilk günlerde hastalar şekersiz çay, su ve et suyu gibi berrak sıvı gıdalarla beslenmelidir. Bu süreçte çok küçük yudumlar alınmalı ve olabildiğince yavaş olunmalıdır. İlk günlerden sonra çorba gibi berrak olmayan sıvı gıdalar tüketilebilir.

Prosedürün 2-4 haftasında püre formundaki gıdalar alınır. Çorba, yoğurt ve püre haline getirilen diğer gıdalarla tüketilir. Bu dönemde her öğünün 60-90 ml seviyesinde olması gerekir.

Operasyonun 4-6 haftasında yumuşak katı gıdalar yenilebilir. Haşlanmış tavuk, sebze ve balık ile zengin bir diyet oluşturulur. Çiğnenmesi kolay gıdalar ile hastalar normal beslenme sürecine kademeli olarak geçiş yapar.

Tüp Mide Ameliyatı Fiyatları 2024

İstanbul tüp mide ameliyatı fiyatı, prosedürün karmaşıklığına ve doktorun deneyimine bağlı olarak farklılık gösterir. Nihayetinde her hastanın durumu farklıdır ve izlenmesi gereken aşamaların karmaşıklığı değişiktir. Bu yüzden net fiyat belirtmek doğru olmayacaktır.

Mide Küçültme Ameliyatı Yapan En İyi Doktorlar

Mide küçültme ameliyatı yapan en iyi doktorlar, hem kalıcı sonuç alınmasını hem de ameliyatın risklerinin minimize edilmesini sağlarlar. Böylece hastalar süreci çok daha sorunsuz şekilde tamamlar.

Siz de diyet ve egzersize rağmen fazla kilolarınızdan kurtulamıyorsanız, bizimle iletişime geçerek İstanbul tüp mide ameliyatı hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz.